Onlar.

Gıcırdayan bodrum kapısını yavaşça aralayarak açtı. Soğuktan titreyen çelimsiz ayakları rüzgarın yaladığı merdivenlerin yolunu tuttu. Hafif ağırlıktaki kaset çalarıyla güçle tırmanıp; pek, hatta hiç uğranmayan evin çatısına ulaştı. O anda dünyayı algılamaya çalışan buğulu kahverengi boncuk gözleri sonuna kadar açıldı. Gördüğü muazzam manzara karşısında bir şeyler söylemek yerine susmayı tercih etti. Güneşin, dünyadan elini ayağını …